9 Kasım 2010 Salı

SULTAN SAZLIGI KUŞ CENNETİ

İç Anadolu’nun bu bölümünde Sultansazlığı merkez olmak üzere 200 km yarı çaplı bir daire içerisinde başkada tatlı su eko sistemi bulunmaz. Sultan sazlığı eko sisteminin en yaygın vejetasyonunu sazlar, üç köşeler, kamışlar ve kındıralar oluşturur. Sazlar arasında bulunan küçük göller su tavukları, balıkçıllar, kaşıkçı kuşları ve ördeklerin barınma ve yuva yerleridir
1971 yılında “Su Kuşları Koruma ve Üretme Sahası" olarak ayrılmış olan Sultansazlığı'nın kapladığı alan 17.200 hektardır. Bu alanının 3650 hektarı göl alanı, 5200 hektarı sazlık alan ve 8350 hektarı otluk alandır. Mevsimlere göre sazlığın alanı, 8000 ila 13000 hektar arasında değişmektedir.


Büyük kısmı sazlarla kaplıdır. Yer yer kamış, kafa otu ve kındım bulunur. Açık alanlarda nilüfer ve süsen görülür. Sahanın merkezine kadar görülmeyecek kadar çok, yüzen saz adacıkları vardır. Bunlar kuvvetli rüzgârla yer değiştirirler. Suyun azalmasıyla da alçalırlar.

Sultansazlığı Koruma Alanı sazlık, bataklık, çayırlık, tatlı ve tuzlu göllerden oluşmaktadır. Sultansazlığını oluşturan gölleri besleyen akarsular ; Çayırözü ve Soysallı yakınlarından geçen dereler, Kocahacılı ve Yerköy civarından kaynaklanan pınarlar, Kurbağa pınarı ve Ovaçiftlik köyü civarından geçen küçük derelerdir.





Sultansazlığı'nı üç ayrı biotop oluşturur:
Yay gölü ve bu göle bağlı Çöl gölü
Sazlık alanlar. Yay gölünün güneyinde ve akarsuların ovaya indiği mıntıkadadır. Sazlık alanlar içinde küçük adacıklar ve göller bulunur.
Otluk saha. Yay gölü sazlığının çevresinde çorakçıl bitkilerle kaplı alanlardır. Çevre köylerin otlağı durumundadır.
Tatlı su kompleksi güney ve kuzeyde Yay Gölü ile ayrılır. Yay gölü tatlı bir göldür. Derinliği 1,5 metreyi geçmez. Kuzey-Batı köşesinde bu göle bağlı Çöl Gölü bulunur. Bu göl, fazla tuz ihtiva eder. Derinliği birkaç desimetreyi geçmez. Civarında bitki bulunmaz. Yazın kurur ve bir tuz tabakası bırakır. Bu çekirdek bölgelerin etrafında artemisia stepleri yer alır. Bunlar biotopun en önemli elemanlarıdır.




Sultansazlığında yaşayan kuşların %95'i ekolojik olarak sulak sahalara bağlı su kuşlarıdır. Sultansazlığı Koruma Alanı’nda 212 kuş türü tespit edilmiştir. Bunlardan 110 tür kuş kış aylarını geçirmek üzere gelmektedir. 75 tür yaz aylarında kuluçka olduktan sonra göç etmekte, 16 tür yerli olup yaz ve kış rastlanmakta ve 11 tür ise yaz aylarında görülmekte, ancak kuluçkalanıp, kuluçkalanmadığı bilinmemektedir.

Yaz aylarında takriben 500.000 bireyin barınabildiği Sultansazlığı dünya ölçülerine göre 1. dereceden önem taşıyan bir bölgedir. Bunlar içerisinde, 10 bin adetle Angut, 40 bin adetle Flamingo ve 60 bin adetle Ördek ilk sıraları alır. Bunlardan başka; Pelikan, Karabatak, Dikkuyruk, Kılıç gaga, Turna, Kara Sumru, Balıkçıl ve diğer çok çeşitli kuşlar da parkı zenginleştirmektedir. Bu kuşlardan 80 tür burada kuluçkaya yatmaktadır.





Temmuz ayından itibaren sazların bir kısmı dam örtüsü, hasır ve hayvan yemi olarak kullanılmak üzere yöre halkı tarafından biçilmektedir. Saz kesimi özellikle kuluçka aylarının dışında aralık-mart ayları arasında yapılır. Sazların dik ve sık olanları kesilir ve yatıklar bırakılır. Bu nedenle yatık sazlara balıkçıl, kaşıkçı kuşları çeltikçi saz bülbülleri ile kara bataklar kolayca yuva yaparlar. Saz kesimi yapılan saha tatlı su eko sistemini %7’lik bir sahasını kaplar. Kontrollü saz kesimi sazların yenilenmesi yönünde ekosistem üzerine olumlu etki yapmakta ise de karabatak ve kaşıkçı gibi türler yuvalarını yüksek boylu sazlar üzerine yaptıkları için bazı yerlerde sazların mutlak korunması gerekir.

Sulak alanlarda organik besin madde üretimi ortalama 20 gr/m²'dir. Bu durum tarım alanlarında 6.5 gr/m² ılıman kuşak ormanlarında 12.9 gr/m² ve tropikal ormanlarda ise 20 gr/m²'dir. Sultansazlığı’ndaki organik besin madde oluşumu tropik ormanlardaki oluşuma eşittir. Bu nedenle sağlıklı ve dengeli bir düzen içerisinde organik besin oluşması çok fazla sayıda ve türde kuşların barınabilmesine olanak sağlamaktadır. Bu ekosistem içerisindeki göllerde küçük balık türleri ve omurgasız kuşların başlıca gıdasını teşkil eder. Balık türlerinden gambusia affinis ayrıca büyük oranda sivrisineklerle geçindiği için biyolojik savaştaki önemi nedeniyle bu sularda korunmayı gerektirir.

Uzmanlar, burada çok sayıda ve zengin türde kuşların bulunmasını, bir tropikal ormandan daha fazla organik madde üretimine bağlamaktadırlar. Zengin besin kaynakları yönünden, ülkemizin sayılı parkı durumuna gelen Sultan Sazlığı, koruma altına alındıktan sonra, daha çok yabancı uzmanların ve kuş meraklılarının ilgisini çekmeye başlamıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder